1) taşıyabileceği en ağır yükü yüklenmiş olmak; 2) yeterli sayıda bulundurmak, dolmak: ‘Lokanta da her akşamki yükünü almaya başlamıştı.’ –T. Buğra. 3) yükünü tutmak.
1) taşıyabileceği en ağır yükü yüklenmiş olmak; 2) yeterli sayıda bulundurmak, dolmak: ‘Lokanta da her akşamki yükünü almaya başlamıştı.’ –T. Buğra. 3) yükünü tutmak.