1) yolların birbirinden ayrıldığı yerde bulunmak; 2) mec. farklı düşünce, görüş ve ülkü yüzünden birbirinden ayrılmak: ‘Seksen iki yılı birlikte yürümüş, yol ayrımına gelmişlerdi nihayet.’ –A. Kulin.
1) yolların birbirinden ayrıldığı yerde bulunmak; 2) mec. farklı düşünce, görüş ve ülkü yüzünden birbirinden ayrılmak: ‘Seksen iki yılı birlikte yürümüş, yol ayrımına gelmişlerdi nihayet.’ –A. Kulin.