1) yol yapmak; 2) kapanmış olan yolu geçilir duruma getirmek; 3) kalabalık bir yerde genellikle saygıdeğer bir kişinin geçmesi için insanları kenara çekip yol vermek; 4) mec. bir olayın sebebi olmak: ‘Seniha’nın bu hareketi türlü türlü tefsirlere yol açtı.’ –Y. K. Karaosmanoğlu. 5) mec. davranışlarıyla başkalarına örnek olmak: ‘Bize yol aç, erkân göster; yollar aç bize de, biz de adam sırasına girelim.’ –K. Korcan.