1) yerinden ayrılmak; 2) coşkulu, gürültülü, karışık bir zaman yaşamak: ‘Sol cenah uzun ve merhametsiz gülleler altında yerinden oynuyor.’ –F. R. Atay.
1) yerinden ayrılmak; 2) coşkulu, gürültülü, karışık bir zaman yaşamak: ‘Sol cenah uzun ve merhametsiz gülleler altında yerinden oynuyor.’ –F. R. Atay.