ün sahibi olmak, üne kavuşmak, ünlenmek: ‘Fakat Nedim’den hoşlanan kızlarla kadınların çoğu onu, yeni şöhret bulan bir sinema aktörüne benzetmektedir.’ –Y. K. Karaosmanoğlu. ‘Her mahallede hatta satıcılar arasında şöhret kazanmış olan güzel sesliler bulunurdu.’ –A. Ş. Hisar.