1) alacağını verip ilişiğini kesmek; 2) cezalandırmak; 3) ücretini ödemek: ‘Kemeraltı Caddesi’ne varınca arabadan inerek hesabını gördüm.’ –H. Z. Uşaklıgil.
1) alacağını verip ilişiğini kesmek; 2) cezalandırmak; 3) ücretini ödemek: ‘Kemeraltı Caddesi’ne varınca arabadan inerek hesabını gördüm.’ –H. Z. Uşaklıgil.