1) gerekli bulmak, gerekli saymak: ‘Kendi kuvvetlerini ve yiğitliklerini söylemeye, vaka ile tespit etmeye hacet görmüyorlar.’ –H. E. Adıvar. 2) tuvalete gitmek; 3) alışveriş yapmak.
1) gerekli bulmak, gerekli saymak: ‘Kendi kuvvetlerini ve yiğitliklerini söylemeye, vaka ile tespit etmeye hacet görmüyorlar.’ –H. E. Adıvar. 2) tuvalete gitmek; 3) alışveriş yapmak.