1) sürgün çıkmaya başlamak: ‘O sene ise buğday ekmişler, tam filiz verecekken Sakarya taşmış, yirmi gün çekilmemişti.’ –S. F. Abasıyanık. 2) mec. ortaya çıkmak: ‘Ama bu arada hiç akıllarda olmayan bir sıkıntı filiz vermişti.’ –A. Kulin.
1) sürgün çıkmaya başlamak: ‘O sene ise buğday ekmişler, tam filiz verecekken Sakarya taşmış, yirmi gün çekilmemişti.’ –S. F. Abasıyanık. 2) mec. ortaya çıkmak: ‘Ama bu arada hiç akıllarda olmayan bir sıkıntı filiz vermişti.’ –A. Kulin.