1) özverili davranmak: ‘Kadınlar fedakârlık ettikleri erkekleri severler.’ –P. Safa. 2) azlığına katlanmak, az oluşu ile yetinmek, vazgeçmek: ‘İlk defa ömründe yemek saatinden fedakârlık etti.’ –E. İ. Benice.
1) özverili davranmak: ‘Kadınlar fedakârlık ettikleri erkekleri severler.’ –P. Safa. 2) azlığına katlanmak, az oluşu ile yetinmek, vazgeçmek: ‘İlk defa ömründe yemek saatinden fedakârlık etti.’ –E. İ. Benice.