ezip parçalayarak tamamen değiştirerek kullanılmaz veya anlaşılmaz duruma getirmek: ‘Bütün ecnebi kelimeleri ezip büzüp anlaşılmaz hâle getirip öyle kullanıyorlar.’ –B. R. Eyuboğlu.
ezip parçalayarak tamamen değiştirerek kullanılmaz veya anlaşılmaz duruma getirmek: ‘Bütün ecnebi kelimeleri ezip büzüp anlaşılmaz hâle getirip öyle kullanıyorlar.’ –B. R. Eyuboğlu.