1) düzenlemek, dağınıklıktan kurtarmak: ‘Onun kendi yaşayışına yeni bir düzen vermesi gerekiyordu.’ –T. Buğra. ‘Yatak odasını düzene sokmakla meşguldü.’ –R. H. Karay. 2) akort etmek: ‘Şu sazıma bir düzen ver.’ –Âşık Ali İzzet.
1) düzenlemek, dağınıklıktan kurtarmak: ‘Onun kendi yaşayışına yeni bir düzen vermesi gerekiyordu.’ –T. Buğra. ‘Yatak odasını düzene sokmakla meşguldü.’ –R. H. Karay. 2) akort etmek: ‘Şu sazıma bir düzen ver.’ –Âşık Ali İzzet.