argo 1) üzerinde durulması gereken işle ilgilenmeyerek başka şeyler düşünmek veya yapmak: ‘İki delikanlı dalga geçip otururlarken kapı yeniden sürüldü.’ –M. Ş. Esendal. 2) eğlenmek, alay etmek; 3) geçici sevgi ilişkisi kurmak, gönül eğlendirmek.
argo 1) üzerinde durulması gereken işle ilgilenmeyerek başka şeyler düşünmek veya yapmak: ‘İki delikanlı dalga geçip otururlarken kapı yeniden sürüldü.’ –M. Ş. Esendal. 2) eğlenmek, alay etmek; 3) geçici sevgi ilişkisi kurmak, gönül eğlendirmek.