1) açık havada gezmek: ‘Biraz hava almak için niye Hürriyet tepesine kadar bir gezinti yapmasınlar?’ –A. Gündüz. 2) argo umduğunu bulamamak, hiçbir şey kazanmamak; 3) ferahlamak, açılmak, hoş vakit geçirmek: ‘Hava alalım diye beni bir akşam bir yazlık bahçeye götürdüler.’ –B. Felek.