1) yürüyüşte adım atışını başkalarınınkine uydurmak; 2) ayak açmak; 3) mec. kendi gidiş ve davranışını başkasınınkine benzetmek: ‘Âdettir, genç kızlar girdikleri ailenin terbiyesine, gidişine ayak uydururlar.’ –S. F. Abasıyanık.
1) yürüyüşte adım atışını başkalarınınkine uydurmak; 2) ayak açmak; 3) mec. kendi gidiş ve davranışını başkasınınkine benzetmek: ‘Âdettir, genç kızlar girdikleri ailenin terbiyesine, gidişine ayak uydururlar.’ –S. F. Abasıyanık.