Atasözleri ve Atasözlerinin Anlamları

2394 Sonuç bulundu.

baş yastığı baş derdini bilmez

insanın derdi içindedir, en yakını bile onu anlamaz.

başa gelen çekilir

çaresiz durumlara düşüldüğünde insan kendini üzüntüye kaptırmayıp bu durumlara sabır göstermelidir.

başa gelmeyince bilinmez

başına bir felaket gelmeyen, başkasına gelen felaketin ne denli acı olduğunu gereği gibi anlayamaz.

başa yazılan gelir

kişi, kaderi ne ise onu görür.

başın başı var, başın da başı var

toplum içinde hiç kimse başına buyruk değildir, başta bulunan her kişinin üstünde daha büyük bir baş vardır.

başın sağlığı, dünyanın varlığı

dünyanın en büyük zenginliği, beden sağlığından başka bir şey değildir.

başına gelen başmakçıdır

başından bir iş geçmiş olan kimse o işte deneyimli olur, uğradığı zarara bir daha uğramamak için önlem alır.

başını acemi berbere teslim eden cebinden pamuğu eksik etmez (etmesin)

işbaşına tecrübesiz yönetici getirenler, onun yaratacağı sıkıntı ve zararları çekmeye hazır olmalıdır.

baskıdaki altından askıdaki salkım yeğdir

kullanılan, işe yarayan değersiz şey, saklanan ve kullanılmayan çok değerli şeyden daha iyidir.

baskın basanındır

düşmanı gafil avlayıp saldıran taraf savaşı kazanır.

baskısız tahtayı yel alır, yel almazsa sel alır

kontrol altında bulundurulmayan veya gereği gibi korunmayan gençler kötü yollara sürüklenebilirler.

baskısız yongayı yel alır; sahipsiz tarlayı sel alır

kontrol altında bulundurulmayan veya gereği gibi korunmayan gençler kötü yollara sürüklenebilirler.

battı balık yan gider

işler kötü gittiğine göre artık istenildiği gibi davranılabilir.

baykuşun kısmeti ayağına gelir

Tanrı hiçbir canlıyı aç bırakmaz, kımıldamadan duran baykuşun rızkını bile önüne koyar.

bayramda borç ödeyene ramazan ağır (kısa) gelir

vadesi yaklaşan bir borcu ödemek zorunda olan kimseye günler çok çabuk geçer.

baz bazla, kaz kazla, kel tavuk topal horozla

bir kişi, kendine denk ve uygun olan kişiyle arkadaş olmalıdır.

bazı dingil döner bazı teker

karşılıklı ilişkilerde her iki tarafa da zaman zaman söz söyleme hakkı doğar.

bedava sirke baldan tatlıdır

masrafsız ve emeksiz elde edilen şeyler insana hoş gelir.

bekâr gözü, kör gözü

bekâr erkek, evlenme istek ve heyecanı içinde olduğundan alacağı kızın kusurlarını göremez.

bekâra karı boşaması kolaydır

bilgi ve deneyimi olmayan bir kimsenin işi hafife alması, önemsememesi, gereğince değerlendirememesi doğaldır.

bekârın parasını it yer, yakasını bit

bekâr kimse parasını gereksiz harcar, yaşayışı ise düzensizdir.

bekârlık maskaralık

bekâr kimse bakımsızdır, derbeder bir yaşayışı vardır ve herkesin eğlencesi olur.

bekârlık sultanlık(tır)

evlenmeden tek başına yaşamak daha iyidir.

benim oğlum bina okur, döner döner yine okur

çok çalışmasına karşın belli bir düzeyden öteye gidemiyor.

benzeye benzeye yaz, benzeye benzeye kış olur

günler birbirinden çok farklı olmadığı hâlde hava yavaş yavaş ısınarak yaz, aynı biçimde yavaş yavaş soğuyarak kış olur.

berber berbere benzer ama başın Allah’a emanet

kendisini uzman olarak gösteren her kişiye güvenilmemelidir, malınızı canınızı tehlikeye sokabilir.

berberin solumazı, tellağın terlemezi, kahvecinin söylemezi

çalışan kişinin kötü özellikleriyle müşterilerine rahatsızlık vermeyeni makbuldür.

beş para etmez

hiçbir değeri yok, işe yaramaz.

beş parmağın hangisini kessen acımaz?

insan evlatlarını birbirinden ayırt etmez, hangisine zarar gelse aynı üzüntüyü duyar.

beş parmak (parmağın) bir (biri) olmaz

belirli bir insan topluluğu içinde benzerlikler olabileceği gibi farklılıklar da olabilir.

beş tavuğa bir horoz yeter

birçok kadını yönetmek veya korumak için bir erkek yeter.

besle kargayı, oysun gözünü

elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir.

besledik büyüttük danayı, şimdi tanımaz oldu anayı

elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir.

beslemeyi eslemeden alma

sürekli bir hizmet için evine kabul edeceğin kimseyi iyice sorup soruşturmadan alma.

beterin beteri var

çok kötü bir duruma düşen kimse, bundan daha kötü durumların da bulunduğunu düşünerek avunmalıdır.

bey ardından çomak çalan çok olur

güçlü bir kişi ile yüz yüze bulunduklarında ağızlarını açamayanlar, o gittikten sonra aleyhinde atıp tutarlar.

bey aşı borç, düğün aşı ödünç

beyin sofrasında ağırlanan kimsenin karşılık olarak beye ziyafet vermesi kolay olmadığından bu bir borç olarak kalır; düğün aşı yiyen de günün birinde kendisinin yapacağı düğüne önceden gittiği düğün sahibini çağırır böylece borcun altından kalkmış olur.

bey mi yaman, el mi yaman

baştaki ne kadar güçlü görünürse görünsün, asıl güç halktadır.

beyazın (akın) adı (var), esmerin (karanın) tadı (var)

beyaz tenli olanlar güzel sayılsa da gerçek güzellik ve şirinlik esmerlerdedir.

beyde bulunmayan elde neler var

beylerde olmayan öyle şeyler vardır ki halkta bulunur.

beyler buyruğu yoksula kan ağlatır

yöneticiler, uygulanması güç buyruklar vererek halkı sıkıntıya sokarlar.

beylik çeşmeden su içme

resmî işlerde dikkatli olmak gerekir.

beylik fırın has çıkarır

devlet görevlisi olmak insana birçok kazanç sağlar.

bez alırsan Mısır’dan (Musul’dan), kız alırsan asilden

ne alacaksanız cinsini, aslını biliniz, güvenerek alınız.

bezirgân züğürtleyince geçmiş defterleri yoklar

1) tüccar züğürtleyince, belki bir kimsede alacağım kalmıştır diye eski defterlerini gözden geçirir; 2) vaktiyle önemli işler yapmış olanlar, düşkünlüklerinde eski durumlarını anarak, anlatarak avunmaya çalışırlar.

bilmemek ayıp değil, öğrenmemek (sormamak) ayıp

insanın her şeyi bilmemesi kusur değildir ama bilmediği bir işi sorup öğrenmeden yapmaya kalkışması kusurdur.

bin bilsen de bir bilene danış

bir insan bir şeyi ne kadar iyi bilirse bilsin, gene de onu kendisinden daha iyi bilen bulunabilir.

bin dost az, bir düşman çok

dostun ne denli çok olursa olsun onlardan zarar gelmez ama bir tek düşmanın olsa hep zarar görme tehlikesi içerisinde yaşarsın.

bin işçi, bir başçı

her işe, baş olacak bir kimse gerekir.

bin nasihatten bir musibet yeğdir

yaşanan olaylar, öğütlerden çok daha etkilidir.

bin ölçüp bir biçmeli

yapılacak bir işin bütün yönleri önceden çok iyi düşünülmeli, sonra işe başlanmalıdır.

bin tasa bir borç ödemez

borçlu ne denli üzülürse üzülsün borç sıkıntısından kurtulamaz.

binicinin sağı solu olmaz

1) uzman kişi, hangi yöntemi uygularsa uygulasın başarılı olur; 2) işini titizlikle yürüten kişinin, çalışanlarına her zaman iyi davranması beklenemez.

bir (sağ) elinin verdiğini öbür (sol) elin duymasın (görmesin)

birine yaptığın iyiliği gizli tut.

bir abam (postum) var atarım, nerede olsam yatarım

tek başına yaşayan bir kimse, sorumluluğunda başkaları olmadığı için rahat hareket eder.

bir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardır

iyilik küçük de olsa unutulmaz.

bir adama kırk gün (deli dersen deli, akıllı dersen akıllı olur) ne dersen o olur

sürekli telkinlerle bir kişinin bilinç altına birtakım inançlar, duygular yerleştirilebilir.

bir ağaçta gül de biter, diken de

bir aileden iyi adam da çıkar, kötü adam da.

bir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk da

bir aileden iyi adam da çıkar, kötü adam da.

bir ağızdan çıkıp (çıkan) bin dile (ağza) yayılır

ortaya atılan bir söz çok çabuk yayılır.

bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir.

bir avuç altının olacağına bir avuç toprağın olsun

altın harcanıp gider, toprak ise sürekli ürün veren, para getiren bir maldır.

bir baba dokuz evladı besler, dokuz evlat bir babayı beslemez

çok çocuğu olan baba, her çocuk babasına bakılmasını ötekinden beklediği için sıkıntıda kalır.

bir baş soğan bir kazanı kokutur

kötü bir kişi, kötü bir davranış, kötü bir söz büyük bir topluluğun huzurunu bozmaya yeter.

bir başa bir göz yeter

azla yetinmek gerekir.

bir buldu iki ister, akça buldu çıkın ister

hırslı insanlar, hiçbir zaman ellerindekiyle yetinmez, daima daha fazlasını isterler.

bir çiçekle bahar (yaz) olmaz

1) küçük, güzel bir belirti ile doyurucu sonuca ulaşılmaz; 2) çapkın kimseler için kullanılan bir söz.

bir çöplükte iki horoz ötmez

bir yerde iki kişi baş olmaz.

bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramazmış

bir insan bazen akla ve mantığa sığmayan bir iş yapar; yapılan iş, hiçbir kurala uymadığı için pek çok akıllı insan bunu düzeltmeye çalışır, fakat başaramaz.

bir dirhem et bin ayıp örter

biraz kilo almak pek çok kusuru örter.

bir dokun bin ah işit (dinle) (kâseifağfurdan)

insanları konuşturmak için biraz dertlerini deşmek yeter.

bir dönüm güzlük on dönüm yazlığa bedeldir

sonbaharda ekilen bir dönümlük yerden, yazın ekilen on dönümlük yerin ürünü kadar ürün alınır.

bir el bir eli yıkar, iki el bir yüzü yıkar

bazı durumlarda yardımcısız iş yapılamayacağını anlatan bir söz.

bir elin nesi var, iki elin sesi var

başarıya ulaşmak için birlik olmak gerek.

bir elin sesi çıkmaz

1) bir davanın bir kişi tarafından savunulması etkili ve yeterli değildir; 2) yardımlaşarak işler daha kolay başarılır.

bir ev (gemi) donanır, bir kız (çıplak) donanmaz

bir kızı donatmak, bir ev düzmekten daha güç, daha masraflıdır.

bir evde iki kız, biri çuvaldız biri biz

bir evde iki kız olursa her biri bir taraftan aileyi sıkıştırıp giyim kuşam ister, çeyiz ister. Onlar istemese bile aile kendini böyle bir sorumluluk altında bilir ve bunun sıkıntısını çekerler.

bir felaket bin nasihatten yeğdir

yaşanan olaylar, öğütlerden çok daha etkilidir.

bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı (hakkı) vardır

iyilik küçük de olsa unutulmaz.

bir fit bin büyü yerini tutar (yerine geçer)

bir kimseyi başkasına karşı kışkırtmak için ara bozacak bir söz, bin büyü kadar etkilidir.

bir görüş bir kör biliş

bir kez görmekle bir şey iyice anlaşılmaz, öğrenilmez.

bir göz ağlarken öbür göz gülmez

keder veya sıkıntı varken dostlar, akrabalar eğlenmemelidir.

bir günlük beylik beyliktir

hoşa giden bir durum, kısa da sürse çekici ve güzeldir.

bir inat, bir murat

inatçı kişi, her inadında istediği bir şeyi elde eder.

bir kararda bir Allah

gücü, büyüklüğü eksilmeyip aynı kalan yalnızca Tanrı’dır.

bir karıyla bir koca, dırdır eder her gece

sıkıntı veya yalnızlık yüzünden iki dost bile birbiriyle dalaşır, anlamsız konuşur.

bir kimsenin adı çıkacağına canı çıksın

insanın haklı veya haksız yere adı bir defalık kötüye çıktı mı ondan sonra yaptıkları hep o gözle değerlendirilir.

bir kızı bin kişi ister, bir kişi alır

bir şeyi herkes ister ancak onu bir kişi elde edebilir.

bir koltuğa iki karpuz sığmaz

aynı zamanda birden çok işle ilgilenmek başarı için sakıncalıdır.

bir korkak bir orduyu bozar

bir toplumda korkak kişi, kaygılı, heyecanlı sözleriyle kargaşa çıkarır.

bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır (dokunur)

bir kötünün, yalnızca yakın çevresine değil daha geniş çevrelere de zararı dokunur.

bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçümsememek, önemle ele almak gerekir.

bir mum al da derdine yan

başkalarıyla uğraşacağına kendi durumunu düşün.

bir selam bin hatır yapar

selam bir ilgi ve sevgi belirtisidir, gönül kazanmakta büyük önemi vardır.

bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, sonunda yakalanırsın çekirge (üçüncüsünde avucuma düşersin çekirge)

birkaç kez saklanabilen bir suç günün birinde ortaya çıkarak yapanı kötü bir duruma düşürür, suçlu cezasız kalmaz.

bir söyle on dinle

az konuşup çok dinlemek yararlı olur.

bir sürçen atın başı kesilmez

şimdiye kadar sizi memnun etmiş olan kişi bir kez yanlış iş yaptığında kendisine hemen ağır ceza verilmemelidir.

bir tepe yıkılır, bir dere dolar

dünyada hiçbir şey kaybolmaz; birinin kaybettiğini başkası kazanır, bir zengin fakirleşirken bir fakir de zenginleşebilir.

bir tutam ot deveye hendek atlatır

ufak bir para veya iyilik insana güç işler yaptırır.

bir uyuz keçi bir sürüyü boklar

kötü yaradılışlı, kötü huylu kişi, çevresine hep kötülük aşılar, bir toplulukta huzursuzluk çıkmasına sebep olur.

Sayfa 6 / 24

 

 

Filtreleme Seçenekleri
Field not found.
Ana Menü