1) görme, işitme yoluyla bilgi edinmeye çalışmak; 2) mec. gözetmek, korumak, bakmak: ‘Öbürü göğsünden ağır yaralı iki erin geriye alınmalarına göz kulak oluyordu.’ –A. İlhan.
1) görme, işitme yoluyla bilgi edinmeye çalışmak; 2) mec. gözetmek, korumak, bakmak: ‘Öbürü göğsünden ağır yaralı iki erin geriye alınmalarına göz kulak oluyordu.’ –A. İlhan.